VERİLEN EĞİTİMLER
YAYGIN GELİŞİMSEL (OTİZM SPEKTRUM) BOZUKLUK
- Otizm, günümüzde rastlanan en yaygın nörolojik bozukluktur ve Amerikan Hastalıkları Kontrol Etme ve Önleme Merkezi (Centers for Disease Control Prevention)’nin verilerine göre 2006 yılındaher 150 çocuktan 1’inin otizm tanısı aldığı tahmin edilirken, son bilgiye göre her 44 çocuktan 1’inin otizm tanısı aldığı tahmin edilmektedir. Otizm tüm ırklarda, etnik gruplarda ya da sosyal statüsü farklı gruplarda görülebileceği, ailenin gelir durumu, yaşam biçimi ve eğitim düzeyi ile otizm spektrum bozukluğu arasında bir bağ olmadığı vurgulanmaktadır.Cinsiyetle ilişkili olarak farklı görülme sıklığı bilgileri bulunmasına rağmen, ortak görüş, erkeklerde kızlardan daha fazla görüldüğüdür.
Otizm tanısı alan çocukların çoğunda değişik derecelerde öğrenme güçlüğü ve zeka geriliği de görülebilir.
Otizm, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de son yıllarda adı çok sık duyulan bir özel eğitim kategorisidir. Otizm terimi, zaman içinde yerini, otizm spektrum bozuklukları (ASD – autism spectrum disorders) terimine bırakmıştır. Otizm spektrum bozukluğu kavramı ile ilişkili belli başlı olgular şöyle sıralanabilir;
- Otizm spektrum bozukluğunun nörolojik nedenlerden kaynaklandığı sanılmaktadır. Otizm spektrum bozukluğu tanılı bireylerin önemli bir bölümünde (yaklaşık %35), beyindeki anormal elektrik hareketlerine bağlı olarak; nöbet, istemsiz hareketler, bilinç yitimi vb. nörolojik sorunlar da görülebilir.
- Otizm spektrum bozukluğu bir ruh hastalığı değildir; ancak, belirtileri bazı ruh hastalıklarını çağrıştırabilir.
- Yapılan bilimsel araştırmalar, otizm spektrum bozukluğunun çocuk yetiştirme özellikleriyle ya da ailenin sosyo-ekonomik özellikleriyle ilişkisi olmadığını göstermiştir.
- Otizm spektrum bozukluğunun kalıtsal olabileceği yönünde bulgular vardır; ancak, buna yol açan gen ya da genler henüz bulunmuş değildir.
- Önceki yıllarda otizm spektrum bozukluğunun görülme oranının 500’de 1 olduğu kabul edilirken, son verilere göre, otizm spektrum bozukluğunun yaklaşık her 54 çocuktan 1’ini etkilediği düşünülmektedir. Ayrıca, erkeklerdeki yaygınlığı kızlardan 4,3 kat fazladır.
- Sanıldığının aksine, otizm spektrum bozukluğu tanılı bireylerin çoğunda, farklı düzeylerde zeka geriliği görülür. Ayrıca, zeka testlerinde, belli alanlar, diğer alanlara kıyasla çok daha geri çıkabilir.
- Otizm spektrum bozukluğu tanılı bireylerin pek azında (yaklaşık %10), çok güçlü bellek, müzik yeteneği vb. üstün özelliklere rastlanır.
ÖZEL ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ
Özel öğrenme güçlüğü genellikle üç akademik alanda kendisini göstermektedir: Okuma, yazma ve matematik. Dolayısıyla özel öğrenme güçlüğü türüne göre üç grupta sınıflandırılmaktadır. Birinci ve en yaygın görünen özel öğrenme güçlüğü grubu disleksidir. Disleksi ciddi okuma güçlüğü olarak açıklanmaktadır ve disleksi olan çocuklar okuma becerilerini edinmekte ve/veya geliştirmekte zorlanmaktadır. Ikinci özel öğrenme güçlüğü grubu disgrafidir. Disgrafi ciddi yazma güçlüğü olarak ifade edilmektedir ve disgrafi olan çocuklar yazma becerilerini edinmekte ve/veya yazılı ifade becerilerini geliştirmekte zorlanmaktadır. Üçüncü özel öğrenme güçlüğü grubu diskalkulidir. Diskalkuli ciddi matematik güçlüğü olarak açıklanmaktadır ve diskalkuli olan çocuklar temel matematik becerilerini edinmekte ve/veya matematik işlemlerini gerçekleştirmekte zorlanmaktadır.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Çocuğunuz gereksiz yere sağa sola koşturup sürekli hareket halindeyse, gereğinden fazla konuşuyorsa, sakin bir şekilde kalamayıp sürekli el ve ayaklarını oynatıyorsa bu belirtiler dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna işaret edebilir. Hiperaktivite olmadan, sessiz, çekingen, kendi halinde, yavaş ve dalgın çocuklara “Dikkat eksikliği bozukluğu” tanısı konulabilir. Hiperaktivite bozukluğu genellikle bebeklik döneminde ortaya çıkar ve ancak çocuk okula başladığında belirginleşir.
Genel olarak dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) belirtileri şunlardır:
- DEHB’li çocuklar sürekli kıpır kıpır hareket halindedirler
- Başkaları konuşurken dinlemek için odaklanmazlar
- Sessiz oyun oynayamazlar
- Dikkatleri kolay bir şekilde dağılır
- Sıklıkla başkalarının sözünü keserler
- Düşünmeden hareket etme eğilimi vardır
- Amaçsızca koşup, tırmanmaya çalışırlar
- Çok konuşurlar
- Bir şeyleri kaybedip, unutmaları sık sık yaşanabilir
- Görevleri tamamlamada zorlanırlar, sıkılıp başka bir şeyle ilgilenmeye başlarlar
DOWN SENDROMU
Gelişme geriliğinin yol açtığı maluliyet durumu hayat boyu sürer ve beklenen yaşam süresinin kısalmasına sebep olabilir. Ancak son zamanlarda tıbbın ilerlemesi, sosyal ve kültürel destek ile Down sendromlu bireylere birçok fırsat sunularak sağlıklı bir yaşam sürmesi sağlanabilmiştir.
Down sendromlu bireyler her ne kadar birbirine benzese de her birinin farklı kişisel ve fiziksel özellikleri olabilir. Genellikle hafif-orta derece zeka geriliğine sahiptirler ve yaşıtlarına göre daha geç konuşmaya başlarlar.
Down sendromlu bireylerin benzer fiziksel özellikleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:
- Düz bir burun köprüsü ve düz bir yüz
- Yukarı doğru eğimli çekik gözler
- Kısa boyun
- Küçük ve düşük yerleşimli kulaklar
- Dışarı sarkmaya eğilimli büyük dil
- Brushfield lekeleri olarak da bilinen gözde beyaz renkli noktalar
- Küçük el ve ayaklar
- Avuç içinde tek çizgi (Simian çizgisi)
- Gevşek kas tonusu (hipotoni) ve gevşek eklemler
- Hem çocukluk döneminde hem erişkin dönemde kısa boy
Down sendromlu çocuklardaki mental ve sosyal becerilerdeki gelişim geriliği; dürtüsel davranışlara, zayıf yargılama yeteneğine, dikkat süresinin kısalmasına ve yavaş öğrenmeye sebep olabilir.
DOWN SENDROMLU ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN KONUŞMA PROBLEMLERİ EĞİTİMİ VE DANIŞMANLIĞI
Görülen dil ve konuşma problemleri nelerdir?
Gecikmiş dil ve konuşma, down sendromunun en belirgin özelliklerinden birisidir. Bu çocukların sosyal yönleri, jest ve mimik kullanımları daha hızlı gelişirken dil ve konuşma becerileri yavaş gelişebilir. Dil, çocukların zihinsel ve sosyal gelişimi açısından hayati önem taşıdığı için gelişim sürecinde dil ve konuşma terapisinin yeri çok önemlidir. Down sendromlu çocuklarda genellikle artikülasyon bozuklukları (konuşma seslerinin yanlış üretimi) ve fonolojik problemler görülür. Bu sorunlarının nedenleri arasında anatomik ve fizyolojik farklılıklar (kas tonusundaki zayıflık, yüksek damak, solunum güçlüğü vb.), zamanlama ve koordinasyon problemleri, kulak enfeksiyonuna bağlı işitme kaybı ve kısa süreli bellek güçlükleri sayılabilir.
Çocuk, fonolojik bozukluğa bağlı olarak konuşma seslerini atabilir, yerlerini değiştirebilir, benzeşim işlemi yapabilir ve işitsel ayırt etmede sorun yaşayabilir. Örneğin “tabak” ile “kabak”, “pencere” ile “tencere”, “gel” ve “kel” sözcüklerini işitsel olarak karıştırabilir. Ya da “top” sözcüğü yerine “pop”, “araba” sözcüğü yerine “ayaba”, “kuzu” sözcüğü yerine “tuzu” sözcüğünü kullanabilir.
Ayrıca, down sendromlu çocuklar uzun ve kompleks cümleler kurmada, sözcük üretiminde, ekleri kullanmada sorun yaşayabilirler. Genellikle kurdukları cümlelerin uzunluğu yaşıtlarına kıyasla kısa olur; soru cümlesi ve olumsuz cümle kurmada zorlanabilirler. Ekleri yanlış ya da eksik şekilde kullanabilirler. Örneğin, fiil zamanlarını birbiriyle karıştırabilir ya da iyelik ekini atabilirler. Söz dizimi açısından kısa ve basit yapılar kullanabilirler.İfade edici sözcük dağarcığı yavaş gelişir ve sözcük kullanımı açısından yaşıtlarının gerisinde kalırlar.
OTİZMLİ ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN KONUŞMA PROBLEMLERİ EĞİTİMİ VE DANIŞMANLIĞI
Otizmli çocuklarda dil ve konuşma terapisi salt dil ve konuşmanın ötesine geçer. İletişim kurmak için motivasyon oluşturma, jest ve mimikler, göz teması, sohbet başlatma ve sürdürme, sıra alma gibi becerileri içerir. Yani, otizmli bir çocuğun dil gelişiminde “arkadaşına nasılsın demesi”, “gününün nasıl geçtiği sorulduğunda cevap vermesi”, “okulda yediği güzel bir yemeği annesiyle paylaşması”, “arkadaşına yazın tatile nereye gideceğini anlatması” gibi iletişimsel beceriler hedefler arasındadır.
DİL GELİŞİM SÜREÇLERİ EĞİTİMİ VE DANIŞMANLIĞI
2. Ay • Göz kontagı kurabilir, hareket eden cisimleri gözleriyle izleyebilir.
6. Ay • Anlamsiz konusma- Sesli harfleri sessiz harflerin arkasına yerleştirir(be-ba-bu: Babildanma donemi) • Sesleri, ritimleri taklit eder • Sevdiği ve sevmediği yiyeceklere tepki gösterir. Yabancıları ayırt edebilir. • “Cee !” yaparak oynar.
12. Ay (1 yas) • ILK KELIME • Basit komutları anlar ve yerine getirir. • 12- 18 ay arasi toplam on- yirmi sözcük
18. Ay
• 50 kelime
2. Yaş – Basit soruları ve komutları anlar. – Vücut kısımlarını bilir. -Kendi kendine ve oyuncaklarıyla sohbet eder. -‘Ne’, ‘Nerede’ soruları sorar. -2-3 kelimelik cümleler kurar. -Resimleri isimlendirebilir. -İki kelimelik negatif kısa cümleler kurabilir (örn., hayır istemem) -Çoğul eki kullanabilir (ler) -Kelime haznesi 300 dür. -Yeme ve içme isteğini dile getirebilir. -6-7 dakika bir aktiviteye odaklanabilir. -Kitapla nasıl etkileşime geçeceğini bilir (Kitap sayfalarını çevirebilir)
3. Yaş
-Ana renkleri eşleştirir ve bir rengi söyleyebilir. -Gece ve gündüzü bilir. -Bazı edatları anlamaya başlar ( örn., legoyu sandelyenin altına koy) -Soyadını bilir, cinsini (kız- erkek) bilir, sokak adını bilir, ve birkaç tekerleme bilir) -Hikaye anlatır ve bir fikre dayalı kalabilir -3-4 kelimelik cümleler kurabilir. -Kelime haznesi 1000 e çıkmıştır. -M,n, p, f, h, ve v yi doğru olarak çıkarır. -Çember ve dik çizgi çizebilir. -Şarkı söyleyebilir. -Bir aktiviteye kendini 8-9 dakika verebilir. -Bu ne soruları sorar.
4 Yaş
-Üçgen, çember ve kareyi bilir. -Gelecek ay, gelecek yıl, ve öğle vaktini bilir. -4-5 kelimelik cümleler kurabilir. -N, K ve g, yi doğru olarak çıkarabilir. -Kim, niye gibi sorular sorar. -Komplex cümleler kurmaya başlar. -11- 12 dakika bir aktiviteye katılabilir.
5 Yaş
-Objelerin ne için kullanıldığını ve neden yapıldığını söyler. -Adresini bilir. -Paraları ayırt etmeye başlar. -5-6 kelimelik cümleler kurar. -Konuşma seslerini doğru çıkarır (j, s-z, r haricinde olabilir) -Bazı karşıt kelimeleri bilir (Sıcak- soğuk). -Aynı ve farklıyı bilir. -10 a kadar sayar. -Şimdiki zaman, gelecek zaman ve geçmiş zaman kullanır. -Bir aktiviteye 12-13 dakika fokus olabilir. -Bilgi almak için soru sorabilir.